SULTAN YILDIRIM BAYEZİD HAN (10.7.2003 Türkiye)

Osmanlı padişahlarının dördüncüsüdür. Babası Sultan Birinci Murad Han’dır. 1360 yılında Bursa’da doğdu. Küçük yaştan itibaren zamanın en seçkin âlimlerinin elinde yetişti. Babasının savaş meydanında şehit düşmesi üzerine, 29 yaşında tahta çıktı. Cesaret ve gözü pekliğinin yanında askerî harekâttaki hızı sebebiyle kendisine “Yıldırım” lâkabı verilmiştir.

Gidiniz, bizim üzerimize tekrar geliniz!..

Rumeli’ndeki fetihlere devam ederek sınırları Macaristan’a ulaştırdı. Anadolu beyliklerinin üzerine yürüyerek topraklarını tamamen ele geçirdi. İstanbul’u 10 yıl boyunca kuşatma altında tuttu. Şehirde bir Türk mahallesi kurulmasını, bir cami yapılmasını ve yıllık verginin artırılmasını kabul ettirdi. Bizans’ı kurtarmak için toplanan 100 bin kişilik Haçlı ordusunu 25 Eylül 1396’da, Niğbolu’da ağır bir bozguna uğrattı. Esir edilen ve fidye karşılığı serbest bırakıldıktan sonra padişaha karşı bir daha savaşmamaya yemin eden Avrupalı asilzadeler ve şövalyelere şöyle demişti:

“Ettiğiniz yeminleri size iade ediyorum. Gidiniz, ordular toplayınız ve bizim üzerimize geliniz. Bana bir kere daha zafer kazanma imkânı sağlamış olursunuz. Zira ben, Allahü teâlânın dinini yaymak ve O’nun rızasına kavuşmak için dünyaya gelmişim.”

İstanbul’u alıp Bizans’ı tam yıkacakken, kendisinden ve Timur Han'dan kaçan beyler, iki tarafı kışkırttılar. Çubuk Ovası’nda 28 Temmuz 1402’de yapılan savaşta Yıldırım Bayezid Han mağlup ve esir oldu. Sekiz ay kadar sonra kederinden ve nefes darlığından 43 yaşında vefat etti. Timur Han ölüm haberini alınca “Yazık oldu, büyük bir mücahidi kaybettik” demiştir.

Ankara felâketi öncesinde imparatorluk, Balkanlarda 441 bin, Anadolu’da 500 bin olmak üzere 941 bin kilometre kareye ulaşmıştı.

Bursa, Yıldırım semtindeki türbesinde…

Tam bir Müslüman olan bu yüce hakana, içki içerdi diyerek iftira atanların dayandığı hiçbir vesika yoktur. İslâma bağlılığının bir göstergesi olarak Bursa’da yaptırdığı Ulu Cami, 6 asırdan beri Müslümanlara hizmet vermektedir. Türbesi, Bursa’nın Yıldırım semtinde yaptırdığı diğer cami ve medresenin yakınındadır. Kare plânlı ve kubbeli bir yapıdır. İçerisinde, Yıldırım Bayezid Han’ın sandukasının dışında 4 sanduka daha vardır.

Bu yazı, 10 Temmuz 2003 tarihli Türkiye Gazetesi’nde, İbrahim Pakkan adıyla yayınlanmıştır.