MAGIC NISSAN (25.1.2002 www.iha.com.tr)
Yıl 1997. İhlas Haber Ajansı, büyük bir teknolojik atılım gerçekleştirerek uydu yayınına başlamıştı. Artık yazılı haberler, fotoğraflar ve görüntüler, İHA abonesi olan gazete, radyo ve televizyonlara uydu üzerinden anında aktarılıyordu. Motosikletli kuryelerle, televizyon kanallarına haber kaseti götürme devri sona ermişti. Böylece İHA, Associated Press (AP), Reuters ve WTN’den (1998 yılında AP tarafından satın alınmıştır) sonra, görüntülü haberleri müşterilerine uydudan şifreli yayınla gönderen 4’üncü haber ajansı olma başarısını elde ediyordu.
Haber dağıtımında uydu teknolojisini yakalayan İHA, haber toplamada da aynı hıza ulaşmak için, bir yandan da ilk canlı yayın aracının yapımını sürdürüyordu. Uydu yayını için gerekli verici çanak anten ve diğer cihazların yanında, bu cihazların monte edileceği son model, dört çekerli Nissan Terrano temin edilmiş, montaj işlemleri hemen başlatılmıştı.
Aracın yapımı nihayet tamamlanmıştı. Arkasında, 10 kVA gücünde sessiz çalışan jeneratörü taşıyan römorku, tavanına monte edilmiş anten plâtformu, bu plâtforma yerleştirilmiş, enlemesine aracın iki tarafından taşan ve kapalı halde bile heybetli duran çanak anteni ile doğrusu pek alımlıydı. İhlas Makine Sanayi’nin Topçular’daki tesislerinde imalâtla ilgili son ayarlar da bitirilmiş, her tarafı temizlenip pırıl pırıl parlatılmış ve Yenibosna’daki İHA merkezine doğru yola çıkarılmıştı.
Yol güzergâhı boyunca insanlar, bu garip araca bakmaktan kendilerini alamıyorlardı. Kanatlanmaya hazır bir kartal gibi duruyor, Asya, Avrupa ve Afrika’daki onlarca ülkede yürüteceği başarılı habercilik faaliyetlerinin işaretlerini, sanki şimdiden veriyordu.
Canlı yayın aracındakiler bir ara, aracı gözleriyle takip eden bir taksi şoförünü fark etmişlerdi. O anda çalıştıkları şirketin, bir haber ajansı için Türkiye’de ilk defa olmak üzere, böyle güzel bir canlı yayın aracına sahip olmasından gurur duymuyor da değillerdi. Taksi şoförünün meraklı bakışlarını, bu duygularla değerlendirirlerken, birden gözleri yuvalarında büyüdü, kalp atışları hızlandı. Taksi yoldan çıkmış ve biraz ilerideki elektrik direğine doğru yaklaşmaya başlamıştı. El, kol hareketleriyle şoförü ne kadar uyarmaya çalışmışlarsa da, başarılı olamamışlardı. Ne yazık ki taksi, birkaç saniye içinde direğe bindirmişti. Hızının fazla olmaması sebebiyle kazanın, can kaybı olmadan, sadece maddî hasarla atlatılması yüreklerine su serpmişti.
İşte İhlas Haber Ajansı’nın bu ilk canlı yayın aracı yurt dışı görevlerine, imal edilmesinden hemen sonra 1997 Kasım’ında patlak veren Körfez Krizi sebebiyle Bağdat’a giderek başladı. O günden bugüne de Orta Doğu, Kafkaslar, Balkanlar ve Avrupa’daki hemen bütün ülkelerde binlerce kilometre yol katederek sayısız görevlerden başarıyla döndü. En son olarak Moskova’da çalışırken, Tacikistan üzerinden gittiği Afganistan’da, Hocabahaddin, Kunduz ve Talikan kentlerinde, savaşın ortasında görev yaptıktan sonra şimdi başkent Kabil’de bulunuyor.
4 yılı aşkın bir süredir bu aracın ve araçta görev yapan ekiplerin başından geçen maceralar ve ilginç olaylar kaleme alınsa herhâlde ortaya bir kitap çıkar. Yazımızın ebat olarak okunabilirlik sınırlarını aşmaması bakımından, ilk yurt dışı görevinden dönülürken yaşanan bir anekdotu aktarmakla yetinelim.
1998 Mart ayı. Canlı yayın ekibi, Bağdat dönüşü Diyarbakır’da Nevruz kutlamalarını ve çıkan olayları takip eder. Daha sonra Başbakanın gezisini izlemek üzere sür’atle Bursa’ya gelirler. Bir ara yanlarına, önde gelen televizyon kanallarından birinin muhabiri yaklaşır. “Sizin aracın aynısını dün Diyarbakır’da gördüm” der. Ekiptekiler: “O gördüğünüz, bu araçtı” deseler de muhabiri inandıramazlar. “Dün Diyarbakır’da beraberdik, ben akşam uçakla döndüm, bu araç kesinlikle olamaz” diye itiraz eder.
Benzer izlenimi, çok defa teknik hizmet verdiğimiz CNN International muhabirlerinden de alabilirsiniz. Onlara göre bu aracın aynısından İhlas Haber Ajansı’nda en az 5 adet vardır. Çünkü bu kadar kısa zaman aralıkları içinde Amman, Bağdat, Bakü, Tiflis, Erivan, Üsküp, Saraybosna, Priştine, Tiran, Moskova ve Kabil’de birlikte çalıştıkları araç, aynı Nissan Terrano olamaz...
Magic Johnson, oynadığı 906 basketbol maçında, o iri gövdesinden beklenmeyecek kıvraklıkta, büyüleyici oyunlar sergilemiş ve tam 17 667 sayı yapmış. Bizim “Magic” Nissan da kendi “oyun” alanı içinde basmadığı bir yer bırakmadan ve habercilik adına sayısız başarılara imza atarak bu sahada çalışan insanları şaşırtmış, şaşırtmaya da devam ediyor.
Haber ajansı denilince, İhlas Haber Ajansı’nın ismi sadece yurt içinde değil, yurt dışında da saygıyla anılmaktadır. Bu haklı şöhretini elde etmesinde katkısı bulunan, zaman kavramının ötesinde, özveriyle ve işinden zevk alarak çalışan İHA elemanlarını, burada şükranla anıyoruz...
Bu makale, 25 Ocak 2002 tarihinde www.iha.com.tr internet sitesinde yayınlanmıştır.